♟️ Belediye Şirket Işçilerine Kadro Son Dakika 2020

MilasBelediyesi artan enflasyon ve hayat pahalılığından dolayı iyileştirme zammı konusunda yetkili sendika ile anlaşma imzaladı. DİSK Genel İş Sendikası ve Milas Belediyesi arasında yapılan iyileştirme zammı doğrultusunda işçilere %40 oranında zam yapıldı. Gürer; Belediye İşçileri Gerçek Kadro İstiyor. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, korona virüsle mücadele kapsamında sağlık çalışanlarından sonra en faal olan kesimlerin başında gelen belediye işçilerinin büyük bölümünün halen gerçek belediye kadrosu değil belediye şirket kadrosunda olduğunu ve daimi kadroya alınmadığını belirterek, “En azından bu 2020nin Kalan Günlerinde İşçilere En Az 1880 TL İkramiye Verilecek (Kadro Alan Taşeron ve Kamu İşçileri İlave Tediye) DOLAR 15,4955 0.05% EURO 16,1373 -0.01% Belediye Şirket Işçisi - Bizlerin sorununu başta Kılıçdaroğlu, akşener, babacan, karamollaoglu, erbakan, hepsi biliyor ve iktidara geldiklerinde ilk yapacaklari iş arasında belediye şirket işçilerine tam kadro vermek olacak bu konuda iktidar partisi ve ortağı liderlerine sorunları taşımayarak herşey güllük gülistanlık TAŞERON SON DAKİKA TIKLAYINIZ. Taşerondan Toplu Sözleşme ve Belediye işçilerine kadro talebi. DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu “Ekonomik krizin yükünü çekmeyeceğiz, belediye şirket işçilerine kadro istiyoruz” konulu basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasında taşeron işçi olarak Kamudakitaşeron işçilerine kadro verilmesini düzenleyen 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle (KHK) kamudaki işçiler arasında ayrımcılık yapıldığını, merkezi idarede çalışan işçilerin doğrudan kadroya geçildiğini, belediyelerde ise işçilerin belediye şirketlerine geçiş yaptığını dile getiren Taş, bu Hak-İş Çağlayancerit'te üyelerine sahip çıktı haberleri. Bolu'dan yeni açıklama: Yeni başvuru yok, tedaviler sürüyor MuğlaMilas'ta belediye işçilerine yüzde 40 zam - Kocaeliden, Türkiyeden ve Dünyadan Son Dakika Haberleri. 27 Temmuz 2022. 29.83° C. Muğla Milas'ta belediye işçilerine yüzde 40 zam haberleri . İstanbul 32. DOLAR 17,90. EURO 18,18. ALTIN 991,21. BIST 2.541,20. Meteoroloji uyarmıştı, korkulan Wpz77. Taşeron işçiler meclis gündemine yoğun şekilde geldi. TBMM de taşeron işçiler ile ilgili art arda açıklamalar geldi. Önceki gün toplanan meclis genel kurulunda milletvekilleri , kadro alan ve alamayan taşeron işçilerin sorunlarını gündeme getirdi. Art arda yapılan açıklamalar, taşeron sorununu meclis gündemine yerleştirdi. CHP ÖNERGE VERDİ CHP, taşeron maaşları ve sosyal hakları için bir önerge verdi. Verilen önerge ile ilgili konuşan Kani Beko şunları söyledi "Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kamuya geçirilen taşeron işçilerin ücretlerinin enflasyon karşısında korunması ve sosyal haklarının geliştirilmesi, aynı zamanda bu süreçte kadro alamayan işçilerin durumunun ele alınması amacıyla Meclis araştırması için sunmuş olduğum önerge üzerinde söz almış bulunuyorum. 2018 yılında -sizin de hatırlayacağınız gibi- Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çok coşkulu şekilde bir konuşma yapmıştı “Kamuda, belediyelerde ve özel idarelerde çalışan 1 milyona yakın taşeron işçiye kadro veriyoruz.” demişti; ben de çok heyecanlanmıştım. Daha sonra o dönemlerde Konfederasyon Genel Başkanı olduğumdan dolayı Üçlü Danışma Kurulundan, Çalışma Bakanımızdan listeyi istedim, listeye şöyle bir göz attım. Evet, taşeron olan işçi kardeşlerimizin bazılarına kadro verilmiş. Kadro kimlere verilmiş? Sarayda çalışan bazı taşeron işçilerine, Türkiye Büyük Millet Meclisinde çalışan bazı taşeron işçilerine -o dönem hatırlarsanız Başbakanlık vardı- Başbakanlıkta çalışan bazı taşeron işçilerine, MİT’te çalışan bazı taşeron işçilerine ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde… Dolayısıyla, baktığımızda, 250 bine yakın taşeron işçiye kadro verilmiş verilmesine ama bu işçilerin dışında kalan 750 bine yakın taşeron işçiye maalesef kadro verilmedi ve bu arkadaşlarımız kamuda, belediyelerde ve özel idarelerde şirketlere alındılar. Şirketlere alındılar ama sarayın talimatıyla daha sonra neler oldu? 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle 2020 yılına kadar bu işçi kardeşlerimize toplu iş sözleşmesi yasaklandı. Kadrolu çalışan işçi kardeşlerimiz -ben çok alıyorlar demiyorum- ortalama 5 bin lira maaş alırken asgari ücretle çalışan arkadaşlarımıza yüzde 4+4 oranında zam yapıldı ve dolayısıyla kadrolu çalışan arkadaşlarımız, 4 ikramiye alırken şirket işçilerine ikramiye verilmedi. Kadrolu çalışan arkadaşlarımıza sosyal hakları verirken şirket işçilerine, maalesef, sosyal hakları da verilmedi. Sevgili arkadaşlarım, değerli kardeşlerim; çok alıyorlar demiyorum ancak bu Mecliste sizlerle de görüştüğümüz zamanlar, emekli olan işçi emeklilerine yüzde 6 verildi, memur olan işçi emeklisine yüzde 5 verildi ama kamuda çalışan 750 bine yakın taşeron işçisine, maalesef, yüzde 4+4 verildi; bu, Anayasa’ya aykırıdır. Dolayısıyla vermiş olduğum bu kanun teklifini tekrar gözden geçirmenizi ve sizden müjdeli bir haber bekleyen Türkiye’de kamuda, belediyelerde ve özel idarelerde çalışan 750 bine yakın belediye işçisi var, dolayısıyla bu konuyla ilgili gereğinin yapılmasını talep ediyorum. Şunu da ifade etmek istiyorum Türkiye’de çalışan 500 bine yakın belediye işçisinden 1 işçi arkadaşımıza bile, maalesef, kadro verilmediğini buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum. Evet, Gezi’yle ilgili, birçok arkadaşım bu kürsüden güzel şeyler söylediler; ben o arkadaşlarımın söylediklerine de katılıyorum. Ben de Gezi direnişi döneminde DİSK’in Genel Başkanıydım, o Gezi direnişinin de tam ortasındaydım. Yüz yıllık Taksim Gezi Parkı’nda ağaçların kesilmesi ve ülkemizde eşitlik, özgürlük, demokrasi, barış, kardeşlik mücadelesi veren o güzelim insanları sizlerin huzurunda saygı, sevgiyle selamlıyorum. Tahliye olan Osman Kavala’ya ve beraat eden yol arkadaşlarımı da buradan ayrıca sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Onların bizim için birer suçlu değil, birer kahraman olduğunu buradan ifade ederken Gezi direnişinde kaybettiğimiz arkadaşlarımızı da sevgi, saygı, özlemle andığımı buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum. Son olarak da şunu söylemek istiyorum O Gezi direnişi içerisinde bizim, yüz yıllık ağaçların kesilmemesi için eşitlik, özgürlük, demokrasi, barış, kardeşlik, adalet istediğimiz günlerde bizim karşımızda İstanbul Valisi vardı. Bize karşı topunu da gönderdi, tüfeğini de gönderdi ama biz sadece demokrasi, sadece demokrasi istediğimiz zamanlarda…" AK PARTİ 'DEN AÇIKLAMA AK Partili Cemal Öztürk yaptığı açıklamada şunları söyledi Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisi Grubunca kamuda istihdam edilen alt işveren işçilerinin sendikal hakları ve ücretlerine ilişkin Meclis araştırması talebi üzerinde AK PARTİ Grubu adına söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Önergede 275 bin işçinin kadroya alınmadığı, toplu iş sözleşmesi haklarının askıya alındığı, enflasyon artışı ve zamlar nedeniyle işçi ücretlerinin ciddi biçimde gerilediği ve işçilerin yoksullaştığı iddiaları yer alıyor. Hemen konuşmamın başında ifade edeyim ki bunlar doğru değildir. Şöyle ki Sosyal hukuk devleti yaklaşımıyla kapsamdaki kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan alt işveren işçilerinin asıl iş-yardımcı iş ayrımı yapılmadan sürekli işçi olarak istihdam edilmeleri sağlanmıştır. Merkezî yönetim kapsamındaki kamu kurum ve kuruluşlarıyla mahallî idarelerde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım ihaleleri kapsamında çalışan alt işveren işçilerinin tamamı düzenlemeye dâhil edilmiştir. Merkezî yönetimlerde alt işveren işçilerinin çalıştıkları idarelerde “sürekli işçi” kadrolarında, mahallî idarelerde ise bu idarelerin şirketlerinde emekliliği hak edene kadar “sürekli işçi” statüsünde istihdam edilmeleri sağlanmıştır. Düzenleme yapılırken “kanun önünde eşitlik” ilkesi esas alınmıştır. Bu doğrultuda, hukuksal durumları aynı olan yani belirlenen tarihte personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarında, kapsamdaki idarelerde alt işveren işçisi olarak çalışmakta olanların ya da iş sözleşmesi askıda olanların veya başvuru tarihlerinde askerlik hizmetini yerine getirenlerin tamamına geçiş için başvuru hakkı tanınmıştır. Böylece, aynı durumda bulunan kişilerin kanunlar karşısında aynı işleme bağlı tutulmaları sağlanmış, ayrım yapılması ve ayrıcalık tanınması önlenmiştir. Bu nedenle, düzenlemede, kamuda istihdam edileceklerde aranacak bazı genel şartları taşımayanlar ile herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazananlar dışında tüm işçilere geçiş için başvuru hakkı tanınmış ve yapılan sınavlarda başarılı olanların istihdamı sağlanmıştır. TİS HAKLARI ASKIYA ALINDI İDDİASI “Toplu iş sözleşmesi haklarının askıya alınması” iddiasına gelince, “kazanılmış haklara saygı” ilkesi hukukun en temel ilkelerinden biri olup hukuk güvenliği ilkesinin bir sonucudur. Kanunlarda yapılan değişiklikler kazanılmış hakları etkilemediği ve hukuk güvenliğini zedelemediği sürece bu değişikliklerin hukuk devleti ilkesine, dolayısıyla Anayasa’ya aykırı olduğu iddiası ileri sürülemez. Bu doğrultuda, alt işveren işçilerinin kamu kurum ve kuruluşlarında işçi kadrolarına geçişi sağlanırken mevcut örgütlülüklerinin korunmasına ve mevcut toplu iş sözleşmelerinden kaynaklanan kazanılmış haklarının sürdürülmesine imkân sağlanmıştır, Anayasa’ya ve taraf olduğumuz ILO sözleşmesine tamamen uygun bir düzenleme yapılmıştır. ÖZTÜRK "İŞÇİLERİN MAAŞLARININ GERİLEDİĞİ DOĞRU DEĞİL" Enflasyon artışı ve zamlar nedeniyle işçi ücretlerinin gerilediği ve işçilerin yoksullaştırıldığı iddiasına gelince, işçi ücretlerine ilişkin en temel gösterge asgari ücrettir. Asgari ücret 2018 yılı sonunda yüzde 26,06; 2019 yılı sonundaysa yüzde 15,03 düzeyinde artırılmıştır. Yıllık bazda enflasyonsa 2018 yılında yüzde 20,3; 2019 yılındaysa yüzde 11,84 olarak gerçekleşmiştir. Bu kapsamda, işçilerimizin ücretlerinin gerilediği iddiası da doğru değildir. Bu nedenlerle, Cumhuriyet Halk Partisi Grubunca verilen Meclis araştırması açılması talebinin yerinde bir talep olmadığına inanıyor ve önergeye “ret” oyu vereceğimizi ifade ederek Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. CHP 'DEN AÇIKLAMA CHP Milletvekili Kani Beko yaptığı açıklamada "Sayın Başkanım, taşeron işçilerine kamuda, belediyede ve özel idarelerde şirket işçisi olduktan sonra -ben kürsüden de haykırdım- sarayın talimatıyla, kanun hükmünde kararnameyle 2020 yılına kadar toplu iş sözleşmesi yasaklandı ve dolayısıyla bu arkadaşlarımızın 250 bini kadrolu oldu. Onlara bir itirazım yok ve teşekkür ederim ama geri kalan 750 bine yakın, başta belediyelerde 500 bine yakın çalışan taşeron işçileri asgarî ücretle çalışıyor ve dolayısıyla onlara verilmiş olan zam ilk altı ayda yüzde 4, ikinci altı ayda yüzde 4. Bu arkadaşlarımızın aldıkları maaşlarda ikramiye yok, sosyal hakları yok. Ben de diyorum ki bu eşitsizlik Anayasa’ya aykırı bir durumdur. Dolayısıyla, biraz önce konuşan hatibin bu kanun teklifini incelemesini rica ediyorum." dedi. TÜM İŞÇİLER KADRO ALMADI Fethi Gürer ise yaptığı açıklamada tüm taşeron işçilerin kadroya alınmadığını söyleyerek "Sayın Başkan, biraz evvel Adalet ve Kalkınma Partili hatip kürsüden taşeronlarla ilgili firmalarda çalışanların tümüne kadro verildiğini beyan etti. Ancak ben Bakanlara sorduğumda 6 Bakan hâlâ Bakanlıklarda taşeron firmada çalışanlar olduğunu bildirdiler. Keza KİT’lerde çalışanların hiçbirine kadro verilmedi. Bunun yanında, kamuda kiralık araç şoförleri, hastane bilgi işlem çalışanları kadro alamadı. Karayollarında, Demiryollarında, PTT’de, Orman İşletmesinde, Devlet Su İşlerinde, Millî Parklarda çalışanlar kadroya geçirilemedi. Belediyelerde 400 bin kişi belediye şirketlerine alındı, kadro verilmedi. Verdiği bilgiler doğru değil, taşeron firmada çalışmalar hâlâ devam etmektedir. Bu anlamda, acilen düzenleme yapılması ve mağdur olanların mağduriyetinin giderilmesi gerekiyor." dedi. ÖNERGE REDDEDİLDİ Taşeron işçileirn sorunları için verilen önerge oylamada reddedildi. TAŞERON HABERLERİ İÇİN UYGULAMAMIZI İNDİRİN Android için >>> TIKLAYIN İOS için >>> TIKLAYIN Gümüşler Belediye Başkanlığı bünyesindeki Gümüşler Belediye Personel Ltd. Şti. ve Belediye İş Sendikası Niğde Şube Başkanlığı arasında işçilerin maaşları için Toplu İş Sözleşmesi İş Sözleşmesine Gümüşler Belediye Başkanı Recep Çaymaz, Belediye İş Sendikası Niğde Şube Başkanı Yusuf Karacave belediyede çalışan işçiler katıldı. Sözleşme töreninde yapılan görüşmeler sonunda anlaşma sağlanarak, belediye bünyesinde kurulmuş olan şirkette çalışan işçiler için Çaymaz ve Karaca toplu iş sözleşmesini imzaladı. Belediye İş Sendikası Niğde Şube Başkanı Yusuf Karaca yapılan sözleşmeden duyduğu mutluluğu dile getirerek, "Çalışanların kadrolu ve şirket çalışanı ayrımı yapılmadan hepsini 'eşit işe eşit ücret' mantığı ile şirket çalışanı arkadaşlarımıza yüzde 58 oranında zam ve sosyal haklarda maksimum iyileştirmeler yapılarak kadrolu çalışan işçilerin maaşları ile denklendi. Başkanımız Recep Çaymaz emekçilerimize Belediye imkanları çerçevesinde emekçilerimizin daha rahat bir yaşam sürdürebilmesi için elinden geleni yaptı. Eski adıyla 'taşeron' diye isimlendirilen işçilerimize belediye imkanları elverdiği kadar iyileştirmeler yapıldı. Göreve geldiği günden bu yana işçilerimiz emekçi arkadaşlarımızı kadrolu yada şirket diye ayrıştırılmadan bir ekip arkadaşı bilinci içerisinde kimsenin ekmeği aşı ile uğraşmayıp, arkadaşlarımıza her zaman kendi aile bireyi gibi bakmasından dolayı kendisine arkadaşlarım ve sendikam adına sonsuz teşekkür ederim" diyerek şöyle devam etti;"2020 yılı bir çok felaketi en kötü şekilde yaşadığımız ve insanlığa unutulmayacak derin izler bırakan, izlerinin de kolay kolay silinmeyeceği kara bir yıl olarak bitiyor. Her ne kadar zorlu ve kötü bir yıl olsa da 2020'yi böylesine güzel ve örnek bir sözleşmeyle geride bırakmanın da onuru, gururu ve mutluluğu içerindeyim. Yapılan Toplu İş Sözleşmemizin işçilerimize ve belediyemize hayırlı olmasını diliyorum." - NİĞDEİhlas Haber Ajansı / Güncel Belediye Başkanlığı Recep Çaymaz Gümüşler Niğde Güncel Haberler İşçi sendikalarının üye sayılarına ilişkin Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının Ocak 2021 dönemi tebliği dünkü 31 Ocak 2021 Resmî Gazete’de yayımlandı. Bakanlık tarafından yayımlanan istatistikler bazı işkolları ve sendikalar açısından ciddi dalgalanmaları ortaya koyuyor. Sendikalaşmada kamu taşeron işçilerin kadroya alınmasının “bereketi” devam ediyor. Resmi sendikalı işçi sayısı 2020 Ocak ayına göre yaklaşık 152 bin artarak 1 milyon 918 binden 2 milyon 69 bine yükseldi. Resmi sendikalaşma oranı ise 13,8’den 14,4’e yükseldi. Kuşkusuz fiili oranlar ve özel sektör oranları çok daha düşük. Ancak büyük iş kayıplarının ve ekonomide ciddi bir daralmanın yaşandığı Covid-19 döneminde, 2020 yılında sendikalı işçi sayısında yaşanan yaklaşık 150 binlik ve yüzde 8’lik artış şaşırtıcı görünüyor. Öte yandan 2013 Ocak ayından bu yana Türkiye’de sendikalaşmada istikrarlı bir artış söz konusu. 2012 yılında 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun çıkarılmasının ardından Ocak 2013’te yayımlanan sendikalaşma istatistiklerinde 1 milyon olan sendikalı işçi sayısı dokuz yıl içinde yüzde 107 arttı. 1 milyondan fazla yeni sendika üyesi söz konusu. Bu artışın kaynağı nedir? 2020’de sendikalaşmanın özellikleri nelerdir? Sendikalaşmada hangi eğilimler yaşanıyor? Bu hafta bunları ele alıp tartışmaya işçiliği yeniden yükseliyor Her şeyden önce sendikalaşmada yaşanan artışın ezici çoğunluğunun kamu hizmet sektöründe yaşandığının altını çizmek gerek. Önceki yıllarda kamu taşeron işçilerinin, 2020’de kamuda kadroya alınan taşeron işçilerin sendikalaşması sonucunda sendika üyeliğinde önemli bir artış yaşandığını vurgulamak gerekir. 2018 yılında kamu taşeron işçilerinin merkezi idarede kadroya yerelde belediye şirketlerine alınmasıyla birlikte 2017 sonunda 400 bin civarında olan kamu işçisi sayısı belediye iktisadi teşekkülleri dahil 804 bin kişi artarak 1 milyon 208 bine yükseldi. Böylece kamu işçiliğindeki tırmanış sendikalaşmayı tetikleyen en önemli dinamik oldu. Türkiye’de son yıllarda kamu işçi sayısı ve sendikalı kamu işçisi sayısında hızlı bir tırmanış yaşanıyor. Sendikalaşmayla ilgili en önemli eğilim olarak kamu işçiliğinin yeniden yükselişinin altını çizmek geliyor. Kuşkusuz bu tablo kamuda uzun yıllardır izlenen neoliberal zihniyetinin taşeronlaştırma iflası anlamına geliyor. 2000’li yıllarda kamuda taşeron işçiliği teşvik eden ve büyük mağduriyetler yaratan siyasal iktidar, toplumsal tepki karşısında bu neoliberal politikadan geri adım atmak zorunda kaldı. Bu büyük geri adımın sonucunda kamu işçisi sayısı hızla artmaya başladı. Son yıllarda üye sayısını en çok artıran sendikalara ve sendikalaşmanın yükseldiği sektörlere bakıldığında bunların kamu işçisi ağırlıklı sektörler ve sendikalar olduğu görülüyor. 2013 yılından bu yana yaşanan 1 milyondan fazla sendika üyesi artışının ezici çoğunluğu kamu sektöründe ve özellikle genel hizmetler, sağlık ve güvenlik sektöründedir. Kamu sektöründeki işçi/sendikalı artışı geçmişte olduğu gibi imalat sanayiinde değil esas olarak hizmet sektöründe yaşanıyor. Bu durum 2010’lu yıllardaki sendikalaşmanın bir diğer eğilimidir. Hizmet işkolu sendikalarının yükselişine tanıklık ediyoruz. Kamudaki sendikalı işçilerin nerdeyse 1 milyona yakını hizmet sektöründe istihdam edilmektedir. Kadro süreci sendikalaşmayı artırdı Ocak 2021 istatistikleri sendikalaşmada kamu işçisi etkisini ve bunun yarattığı işkolları ve sendikalar arası dalgalanmayı bariz biçimde ortaya koyuyor. 2017’de toplu iş sözleşmesi hakları askıya alınan 696 sayılı KHK kapsamındaki işçilerin 2020 Temmuz ve Ekim aylarında tekrar toplu iş sözleşmesi hakkına kavuşmasıyla birlikte 2020 yılında sendikalaşmada önemli bir hareketlenme yaşandı. Kadroya alınan kamu işçileri geçtikleri merkezi idaredeki yetkili işçi sendikalarına üye olmaya başladılar. 2020 yılındaki artışın temel nedeni budur. Yeni bir sendikalaşma dalgası söz konusu değil. Merkezi idarede kadroya alınan kamu taşeron işçilerinin belirsizliğin ortadan kalkmasıyla birlikte yetkili sendikalara üye olmaya başlamasıyla ciddi bir artış meydana gelmiştir. Bu durum işkolları açısından da önemli değişiklikler meydana getirdi. Genel hizmet işkolunda çalışan işçi sayısı 143 bin, savunma-güvenlik işkolundaki işçi sayısı 83 bin azalırken, sağlık işkolundaki işçi sayısı 184 bin arttı. Bunun temel nedeni kadroya alınan işçilerin eskiden çalıştıkları taşeron şirketlerin kayıtlı olduğu işkolu yerine çalıştıkları kamu idarelerinin tabi olduğu işkolu işçisi olarak kabul edilmeleridir. Son bir yılda yaşanan 152 binlik üye artışının 114 bini Türk-İş üyesi sendikalara, 45 bini Hak-İş üyesi sendikalara ve 9 bini DİSK üyesi sendikalara aittir. Türk-İş’in üye sayısı 1 milyon 132 bin, Hak-İş’in 711 bin ve DİSK’in ise 194 bin olarak gerçekleşmiştir. Son bir yılda sendikalaşmadaki artışın aslan payını Türk-İş almış durumda. Ancak 6356 sayılı yasa döneminde Türk-İş’in üye sayısındaki artış oranı yüzde 60 düzeyinde kaldı. Bu genel sendikalaşma eğiliminin oldukça altındadır. Türk-İş üyesi sendikalar kamu kesiminde 95-100 bine yakın yeni üye kazandı. Türk-İş üyesi Sağlık-İş üye sayısını 25 bin, Tez Koop-İş 30 bin ve Koop-İş 34 bin artırdı. Tez Koop-İş sendikası, Türk Metal’in ardından 108 bin üye ile Türk-İş’in en büyük ikinci sendikası durumuna geldi. Hak-İş’te astronomik ve asimetrik artış! Ancak 6356 sayılı yasa dönemine bir bütün olarak bakıldığında Hak-İş’in üye sayısında astronomik artış yaşandığı görülüyor. Ocak 2013’te 166 bin üyesi olan Hak-İş üye sayısını 544 bin artırarak 711 bine çıkarmıştır. 6356 sayılı yasa döneminde sendikalaşma yüzde 107 artarken Hak-İş’in üye sayısı yüzde 327 oranında arttı. Hak-İş’in üye sayısının yaklaşık 450 bine yakını başta genel hizmetler, sağlık, güvenlik ve finans olmak üzere kamu sektörü kaynaklıdır. Hak-İş 2010’lu yıllarda kamu sektöründe en çok üye kaydeden, “en çok müsaadeye mazhar” sendika durumundadır. Öte yandan son istatistikler Hak-İş içinde ciddi bir denge değişikliği yarattı. Hizmet-İş’in üye sayısı 64 bin azalışla 239 bine düşerken, Öz Sağlık-İş ise 144 bin üye artışıyla 185 bin üyeli bir sendika haline geldi. Bu durum Hak-İş’te Hizmet-İş’in tartışmasız üstünlüğünü sona erdirmiş gözüküyor. Öz Sağlık-İş’teki astronomik artışın nedeni Sağlık Bakanlığı’na bağlı tüm işyerlerinin işletme olarak ele alınması ve yetkinin Öz Sağlık-İş’e verilmesi ile kamuya alınan taşeron işçilerin kendi işkollarındaki yetkili sendikalara üye olmalarıdır. Hizmet-İş’te üye azalmasının sınırlı bir bölümünün ise belediyelerdeki siyasal değişikliklerden kaynaklandığını söylemek mümkündür. İşkolu barajı tehdidi sürüyor DİSK’e bağlı sendikaların üye sayısı son bir yılda 9 bin artarak 194 bine yükseldi. Türk-İş üyesi Belediye-İş ve Hak-İş üyesi Hizmet-İş üye kaybederken, DİSK Genel-İş ise üye sayısını 13 bine yakın arttı. DİSK üyesi sendikalar açısından altı çizilmesi gereken bir diğer husus ise DİSK Tekstil ve Güvenlik Sen sendikalarının kıl payı sırasıyla yüzde 0,99 ve 0,98 ile yüzde 1 işkolu barajı altında bırakılmasıdır. Öte yandan Hak-İş üyesi Oleyis sendikası da yüzde 0,85 yüzde 1 barajının altında kaldı. Bu durum işkolu barajının özellikle özel sektörde sendikalar için çok ciddi bir tehdit oluşturmaya devam ettiğini gösteriyor. On yıllardır toplu iş sözleşmesi bağıtlayan binlerce üyesi olan sendikalar bir gecede toplu iş sözleşmesi hakkından mahrum bırakılmış oldu. 6356’da yer alan “muafiyet” hükümlerinin uzatılmaması nedeniyle, bu hükümlere dayanarak tolu iş sözleşmesi bağıtlayabilen Türk-İş ve DİSK üyesi bazı sendikalarda dikkate alındığında işkolu barajının sendika ve toplu pazarlık hakkı önünde ciddi bir engel oluşturduğunu söylemek mümkündür. İşkolu barajı konusu acilen ele alınmalı ve sendikalar üzerinde bir baskı unsuru olmaktan çıkarılmalıdır. Ocak 2021 işçi sendikası istatistikleri sendikalaşmadaki artışın asimetrik ve güdümlü olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Özel sektörde ciddi bir sendikalaşma görülmezken kamuda astronomik sendika üyesi artışı yaşanıyor. İmalat sanayinde sendikalaşmada çok sınırlı artış yaşanırken hizmet sektöründe kamu etkisiyle devasa bir artış söz konusu. Öte yandan sendikalaşmanın konfederal dağılımına bakıldığında yine Hak-İş’in asimetrik bir üye artışı sağladığı görülüyor. Hak-İş’in üye artışının aslan payının yerel yönetimlerde ve merkezi idarede olması bu artışın ardında ciddi bir siyasal iktidar desteği ve sembiyotik ilişki olduğuna işaret ediyor. Bilindiği gibi sendikalaşmada asıl belirleyici alan özel sektördür. Hem son 10 yılın eğilimi hem de Ocak 2021 istatistikleri özel sektörde birçok sendikanın yoğun örgütlenme çabalarına rağmen ciddi bir sendikalaşma artışı yaşanmadığını ortaya koyuyor. Kısaca 2021 istatistikleri kamuda asimetrik ve güdümlü sendikalaşma eğiliminin devam ettiğini gösteriyor. 18/06/2020 DİSK/Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan’ın "KHK ile Belediye Şirketlerine Geçişi Yapılan İşçilerin Toplu Sözleşme Düzeniyle İlgili Basın Açıklamasıdır. 696 SAYILI KHK İLE GEÇİŞ YAPAN İŞÇİLERİN ÖZGÜR TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ HAKLARI SAĞLANMALIDIR GEÇİŞLERİ YAPILAN TÜM İŞÇİLER YASA HÜKÜMLERİ GEREĞİ ASIL İŞVEREN İŞKOLUNA AKTARILMALIDIR BELEDİYE ŞİRKETLERİNDE ÇALIŞAN FARKLI İŞKOLLARINDAKİ TÜM İŞÇİLER 1 TEMMUZ 2020 TARİHİNDEN İTİBAREN GENEL İŞLER İŞKOLUNA AKTARILMALIDIR tarihinde yayımlanan 696 sayılı KHK ile kamuda personel çalıştırılmasına dayalı ihale usulü sona erdirilmiş ve daha önce taşeronda çalışan yaklaşık 750 bin işçi kamu kurumlarına ve belediye şirketlerine 1 Nisan 2018 tarihi itibariyle aktarılmıştır. Kamuoyuna kadro olarak sunulan bu düzenleme ile işçilere gerçek anlamda bir kadro verilmediği gibi birçok hak kaybının da önü açılmıştır. En başta yaklaşık 400 bin belediye işçisine ayrımcılık yapılmış ve bu işçiler belediyeler yerine belediye şirketlerine aktarılmıştır. Bunun doğrudan bir sonucu olarak belediye şirketlerine aktarılan işçiler 52 günlük ilave tediye haklarından mahrum kalmıştır. Bunun yanı sıra iş sözleşmeleri gereği daha önce asgari ücretin yüzdelik farklarına göre ücret alan işçilerin çok büyük bir kısmının bu yüzdelik farkları ortadan kaldırılmış ve işçilerin ücretleri bu iki yıllık zaman içerisinde reel olarak ciddi anlamda düşmüştür. Bu da yetmezmiş gibi Anayasal bir hak olan sendika ve toplu iş sözleşmesi hakları ortadan kaldırılmış, yüzbinlerce işçi Yüksek Hakem Kurulu sözleşmesinin % 4+4 ücret zamlarına mahkum bırakılarak sefalete itilmiştir. Buna rağmen Sendikamız Genel-İş, anayasal ve yasal haklarını sonuna kadar kullanarak ve zorlayarak, belediye şirketlerinde onlarca toplu iş sözleşmesi imzalamış, on binlerce üyemizin toplu iş sözleşmesi hakkına kavuşmasını sağlamıştır. Evet bu süreç çok zorlu, sancılı geçmiştir. Bu süreçte, bir yandan yasal engeller, bir yandan YHK’nın sözleşmesi ile getirilen sınırlamalar, bir yandan işverenlerin olumsuz tutumları bir yandan da bir dolu bürokratik engellemeler ile mücadele etmek durumunda kaldık. Ancak Sendikamız, gerek KHK’nın geçiş dönemindeki sorunlarına karşı gerekse de geçişten sonraki hak gasplarına karşı mücadele etmekten geri durmamış, işçi sınıfının anayasal bir hakkı olan sendika, toplu iş sözleşmesi ve grev haklarına fiili bir mücadele göstererek sahip çıkmıştır. Bu mücadelemizi bundan sonra da kararlı bir şekilde sürdüreceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. 696 sayılı KHK’nın toplu iş sözleşmesi hakkına yönelik getirmiş olduğu sınırlamaların artık sonuna gelmiş bulunuyoruz. Taşerondan geçiş yapan işçiler için iki yılı aşkın bir süredir askıya alınan toplu iş sözleşmesi ile ilgili yasal sınırlamalar, belediye şirketleri için 30 Haziran 2020 tarihinde, merkezi idarelerde ise 31 Ekim 2020 tarihinde artık sona eriyor. İlgili yasa hükümleri gereği 1 Temmuz 2020 tarihinden itibaren belediye şirketlerinde çalışan işçilerin özgür toplu iş sözleşmesi hakkı geç de olsa hayata geçmeye başlayacak. Örgütlü olduğumuz ve daha önce toplu iş sözleşmesi imzaladığımız işyerlerinde sendikamız yetki başvurularını Bakanlığa yapmış durumdadır. İlk defa toplu iş sözleşmesi imzalanacak belediye şirketleri için ise 1 Temmuz 2020 tarihinde toplu sözleşme yetki başvurularını yapacağız. Covid-19 salgınından dolayı toplu iş sözleşmesi yapma sürelerinin 3 ay süre ile uzatılması nedeniyle Bakanlık bu yetki işlemlerini 17 Temmuz 2020 tarihinden itibaren cevaplandırmaya başlayacaktır. Salgın sebebiyle sağlıklı bir toplu pazarlık sürecinin işletilemeyeceği gerekçesi ile uzatılan bu süreleri Cumhurbaşkanlığının 3 ay daha uzatma yetkisi bulunmaktadır. Ancak ülkede her şeyin normalleştirilmeye çalışıldığı bu dönemde salgın döneminde bile çalışmaya zorlanan işçi sınıfının sendikal haklarını 3 ay daha ötelemek ciddi bir hak ihlali olacaktır. Bu nedenle yeniden bir süre uzatmayı asla kabul etmeyeceğimizi buradan bir kez daha ilan ediyoruz. Gerek KHK ile getirilen sınırlamaların gerekse Torba Yasa ile getirilen toplu iş sözleşmesi yapma ile getirilen sınırlamalar olağan tarihinde sona ermeli ve tüm işçiler özgür toplu iş sözleşmesi haklarına artık bir an evvel kavuşmalıdır. 696 sayılı KHK ile mevcut toplu iş sözleşmesi düzenine aykırı olarak getirilen bir diğer düzenleme de işkolları sorunu idi. Bu düzenlemeye göre daha önce alt işverende iken işçi hangi işkolunda gözüküyorsa geçiş yaptığı kurumda da aynı işkolunda gözükmeye devam edeceği geçici bir süreyle de olsa düzenlendi. Bunun anlamı, bir işçi örneğin Sağlık Bakanlığı’na bağlı bir hastanede taşeronda iken temizlik işçi olarak çalışırken genel işler işkolunda olduğu için Sağlık Bakanlığı işçisi olmasına karşın sağlık işkolunda değil genel işler işkolundan gözükmeye devam etti. Yine aynı şekilde belediye şirketleri genel işler işkolunda olmasına karşın belediye şirketlerine geçişleri yapılan on binlerce işçi taşerondaki işkolu ne ise güvenlik, büro, enerji vb. farklı işkollarında bulunmaya devam etti. Bu nedenle bu işçiler toplu iş sözleşmesi haklarını bu zaman içinde hiç kullanamadılar, çalıştıkları asıl işverenin işkolunda bulunan toplu iş sözleşmelerinden hiçbir şekilde yararlanamadılar. Aynı işverene bağlı çalışmasına rağmen işçiler arasında bu sefer bir kez de böyle bir ayrımı yarattılar. Ancak belediye şirketlerinde 1 Temmuz 2020 tarihinden, merkezi idarelerde çalışan işçiler ise 1 Kasım 2020 tarihinden itibaren işçiler artık asıl işverenin işkoluna geçiş yapacaklar. Gerek 696 sayılı KHK gerekse sonrasında yapılan yasal düzenleme gereği KHK ile geçişleri yapılan ancak geçici işkolu tescili yapılarak farklı işkollarından bildirilen işçiler artık asıl işverenin işkoluna geçiş yapacaklardır. 6356 sayılı Kanunun 4. Maddesine göre “Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır.” hükmü bulunmaktadır. Yine yasada bulunan geçici düzenleme ile KHK ile farklı işkolundan yeni tescil edilen işyerlerinde bulunan işçilerin 1 Temmuz 2020 ve 1 Kasım 2020 tarihinden itibaren asıl işverenin işkoluna aktarılması zorunlu tutulmuştur. Belediye ve belediye şirket işverenlerine de sesleniyoruz! Yasadaki düzenlemeye uygun olarak belediye şirketlerinde bulunan ve genel işler işkolunda bildirilmemiş tüm farklı işkollarındaki güvenlik, büro, enerji, taşımacılık vb. işçilerin işkollarını1 Temmuz tarihi itibariyle belediye hizmetleri işkolu olan “genel işler” işkoluna aktarın. Aksi durum kanuna aykırılık teşkil eder. Bu düzenleme sonrası merkezi idarelerde bulunan Sendikamızın üyeleri ile yasal anlamda üyelik bağımız herhangi yasal bir değişiklik olmadığı taktirde 1 Kasım 2020 tarihinde maalesef sona erecektir. Böylesi bir durumda tüm üyelerimizi bu tarihten sonra yine Konfederasyonumuz DİSK çatısı altındaki işkollarına uygun kardeş sendikalarımıza üye olmaya davet edeceğiz. Bu kurumlardaki üyelerimize gerekli bilgilendirmeyi ekim ayı içinde yapacağız. Yine 1 Temmuz 2020 tarihinden sonra belediye şirketlerinde çalışıp işkolları değişerek genel işler işkollarına geçecek tüm işçi kardeşlerimizi de Sendikamız Genel-İş’e üye olmaya, mücadelemize omuz vermeye davet ediyoruz. Basın Açıklamaları Genel Başkanımız Remzi Çalışkan Van'da Asgari Ücret Açıklaması YaptıKıdem Tazminatıma ve Emeklilik Hakkıma Dokunma! Torba Yasa Geri Çekilsin!Artık Yeter! İşten Çıkarılmak İstemiyoruz!Bakanlık Toplu Sözleşme Düzenini DinamitlemiştirBelediye Şirketlerinde KHK Dönemi BitiyorKısa Çalışma Sana Düşmez!Diyarbakır 2 No'lu Şube Başkanımız Tutuksuz YargılansınCOVİD-19’dan Daha Tehlikeli Bir Belediye Yönetimi Urla’daki Taşınmazımıza Yönelik Acele Kamulaştırma Kararı Kaldırıldı, Yanlıştan DönüldüEl Konulan Arazimiz İçin Danıştay'a BaşvurdukUrla'daki Arazimizin Kamulaştırılmasıyla İlgili 12 Eylül Darbecilerinin El Koyduğu Binamız Önünde Basın Açıklaması Yaptık İzmir Urla'daki Arazimiz Özelleştirilmek İçin KamulaştırıldıAğrı Belediye Meclisi Toplu Sözleşme Haklarımızın İhlalini İstiyorBelediye Başkanları Derhal Göreve İade Edilsin!İşçinin Sendika Seçme Özgürlüğüne Saygı Gösterin!Şişli Belediyesi'ndeki Eylem ile İlgili Açıklamaİzmir'de Belediye İşçisi HaklıdırSiyasi İktidara İstanbul'dan da Seslendikİzmir'de Genel-İş Siyasi İktidara Seslendi Özgür Toplu Sözleşme Hakkı İstiyoruzODTÜ’den Seslendik Özgür Toplu Sözleşme Hakkı İstiyoruzAnkara’dan Haykırdık Ekonomik Krizin Yükünü Çekmeyeceğiz, Belediye Şirket İşçilerine Kadro İstiyoruz!Toplu Sözleşme Zammı ve Asgari Ücret Güncellensin!İlan Ediyoruz; Kadro Mücadelemiz Bitmedi !Belediye Şirketlerine Geçişlerde Güvenlik Soruşturması Şartı KaldırılsınGüvenlik Soruşturması Engeline Hayır! İşsiz Kalmak İstemiyoruz!Güvenlik Soruşturması ve Eski Hükümlülük Uygulaması İşçi Kıyımına DönüştüFarklı Fikirleri Yok Etmeye Çalışırsan AldanırsınBelediye İşçileri Kadro İçin Ayağa KalktıÖzel Sözleşmeli Personel Değil, Kadrolu İşçi Olmak İstiyoruz Taşeronluk Sisteminin Faturasını Ödemeyeceğizİşten Atılan Üyelerimiz İçin Diyarbakır'dan SeslendikŞişli’de Taşerona Geçit YokDiyarbakır’dan Seslendik İşçiler İşlerine Dönsün Hukuksuzluk Son Bulsun!İktidarı Demokrasi ve Hukuk Devletinin Yoluna Dönmeye Davet Ediyoruz Hukusuzluk Bitsin Artık!8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Kadınlar Sözlerini SöylüyorHukuksuz Yargılamalardan Endişeliyiz!Darbeciler Yenilecek Demokrasi ve Emek KazanacakKayyum Halk İradesine DarbedirOlağanüstü Hal Darbesine Hayır!DİSK/Genel-İş Genel Yönetim Kurulu Bu Saldırı Demokrasiye Yapılmıştır!Sosyal Güvenliğe Piyasa Darbesi Zorunlu Bireysel EmeklilikDarbe Girişimine Karşı Durduk Olağanüstü Halde Yaşamak İstemiyoruz!Darbeye Karşı Daha Fazla DemokrasiSendikamız Genel Merkezi Önünde Süren Eyleme İlişkin Basına ve Kamuoyuna AçıklamamızdırKöleci Çalışma Düzeni Getiren Yasa Tasarısına Karşı Mücadeleye Şirket İşçilerine Kadro AldatmacasıKöleci Çalışma Düzeni Getiren Yasa Tasarısı TBMM’den Geri Çekilmelidir!Taşeron Şirket İşçileri İçin Asgari Ücret Artmadı..Hükümete Soruyoruz!Cizre’de Belediye İşcisi Ve Sendikamız Üyesi, 3 Çocuk Babası Mehmet Kaplan, Evinin Önünde ÖldürüldüHükümetin 2016 Eylem Planına Karşı Emeğimizi Gasp Ettirmeyeceğiz!Onurlu Bir Çalışma Yaşamı, Eşit Özgür Ve Demokratik Bir Türkiye“Taşeron İşçilere Kadro Verilsin” Basın AçıklamasıTaşeronluk Sistemi Kaldırılsın! Tüm Taşeron İşçilere Kadro Verilsin! Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin Katledilmesini Nefretle Kınıyoruz!Kadınlar 25 Kasım’da Yaşamı, Barışı Ve Özgürlüğü Savunuyor!Tunceli Şube Başkanımız Erkan Yılmaz Derhal Serbest Bırakılsın10 Ekim Ankara Katliamı’nın Birinci Ayında Kaybettiklerimizi AndıkSendikamızdan Hopa’ya Yardım EliDİSK - KESK - TMMOB - TTB Ankara Bileşenleri Savaşa Hayır, Barış Hemen Şimdi!İlkemiz; Savaşa Ve Katliamlara Karşı, Barış, Demokrasi Ve Özgürlük ŞiarıSaray Darbesine Karşı Demokrasi, Barış Ve Adalet Mücadelesine!Barışın Dili Savaşı Susturmalı!..Cumhurbaşkanı Erken Seçim Zorlamasından Vazgeçmeli Hükümet Kurulmasının Önünü Açmalıdır!Genel Başkanımız Kani Beko ve Genel Sekreterimiz Remzi Çalışkan Suruç’ta!DİSK/Genel-İş Genel Yönetim Kurulu’nun DİSK Binasının Kapısının Zincirlenerek İşgal Edilmesiyle İlgili Basın Yönetim Kurulu Adına Genel Başkan Kani Beko’nun DİSK’in Önünde Yaşanan Olaylara Dair AçıklamasıTaşeron İşçilere Kadro Verilmesi İle İlgili Yapılan Basın Açıklaması Açıklaması Sendikamızın İstanbul Avrupa Bölgesi’nde Çalışan Oya Baydak’ın İş Akdinin Feshedilmesinin Ardından Disk Önünde Başlattığı Eyleme Yönelik Zorunlu Aslan Cinayeti Olağan Bir Cinayet Değildir!Grev Haktır Yasaklanamaz! Metal İşçilerinin Grev Hakkı Derhal İade Edilmelidir! Haktır Yasaklanamaz! Metal İşçilerinin Grev Hakkı Derhal İade Edilmelidir! Metal İşçileri Sendikası Grevi Basın Açıklaması - KESK - TMMOB - TTB Açıklanan Paket İş Cinayetlerini DurduramazDİSK - KESK - TMMOB - TTB AKP’nin Savaş Tezkerelerine “Hayır” Diyorİş Sağlıgı Ve Güvenliği YasasıBasın Açıklaması DuyurusuSendikamızın Basın Açıklaması15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi Yolumuzu Aydınlatıyor ve Mücadelemize Işık Tutuyor!DİSK Başkanlar Kurulu Sonuç Bildirgesi Taşeron Cumhuriyetine Karşı Demokratik Cumhuriyet!Taşeronsuz Bir Türkiye İçin Mücadeleye Devam!Torba Yasa Taşerondan Yana!Epsu Genel Kurulu’nu Türkiye İşçi Sınıfı Adına Ve Disk/Genel-İş Sendikası Adına Saygıyla Baştürk İşçi Edebiyatı Yarışması İle İlgili Önemli DuyuruEPSU’dan Sendikamız DİSK/Genel-İş’e Soma’da Katledilen İşçiler İçin Başsağlığı ve Destek Mesajı1 Mayıs ve İşçiye Taksim Saldırısı İle İlgili Sendikamızın Basın AçıklamasıSoma’daki İşçi Cinayeti ve Taşeronlaşmaya Karşı Üretimden Gelen Gücümüzü Kullanacağız!Yastayız…Ankara’da 1 Mayıs’ta Sıhhiyedeyiz!1 Mayıs BildirisiGücünüz Yetmez; KadınaDeniz, Yusuf, İnan, Mücadeleye Devam!Halk Zulüm Karşısında Sinmedi, İktidar Korku İmparatorluğu Kuramayacağını Bir Kez Daha Gördü!Ankara’da 1 Mayıs’ta Sıhhiyedeyiz!Yatağan İşçileri Yalnız Değildir!

belediye şirket işçilerine kadro son dakika 2020